23 Temmuz 2009 Perşembe

YÖK, Katsayı Uygulamasını Kaldırdı!

YÖK Genel Kurulu'nun aldığı kararla meslek lisesi öğrencileri üniversite sınavında artık puan kaybetmeyecek. ODTÜ Eski Rektörü Ural Akbulut, YÖK'ün kararının siyasi olduğu değerlendirmesinde bulundu.

1998 yılından bu yana meslek lisesi mezunları kendi alanlarından başka bölümleri tercih ettiklerinde katsayıları 0.3'le çarpılıyordu. Diğer liselerde okuyanların katsayıları ise 0.8'le çarpılıyordu.

YÖK'ün yeni aldığı karara göre, bütün adayların katsayıları 0.15'le çarpılacak. Böylece, meslek lisesi mezunları alanları dışında tercih ettikleri bölümlere yöneldiklerinde herhangi bir kayıpları olmayacak.

Örneğin bir tıp fakültesini veya bir mühendislik fakültesini sadece fen alanından mezun olanlar değil, diğer tüm alanlardan ve okul türlerinden mezun olanlar da tercih edebilecek ve bu adaylara farklı katsayı uygulanmayacak.

Aralarında imam hatip liselerinin de bulunduğu meslek lisesi mezunları, kendi alanlarıyla ilgili bölümleri tercih ettiklerinde ek olarak orta öğretim başarı puanı 0.06 ile çarpılacak.

Öğretmen lisesi veya meslek lisesi mezunu olanlara kendi alanlarındaki programları tercih etmeleri halinde ek puan verilecek. Bu adayların ağırlıklı ortaöğretim başarı puanları 0.06 katsayısı ile çarpılacak ve bulunan değer 0.15 katsayısıyla çarpılmış puanlarına eklenecek. Söz konusu mezunlara ek puan verileceğine ilişkin hüküm yasal düzenlemede yer alıyor. Ek katsayı bugün 0.24 olarak uygulanıyor ve bu yükseköğretim programlarının sayısı sınırlı bulunuyor.

YENİ SİSTEME NASIL GEÇİLECEK?

YÖK Genel Kurulu'nun aldığı ''Meslek lisesi mezunu adayların ek puanla girebildikleri kendi alanlarındaki her program için bir Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) puan türünün yanı sıra bir de Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) puan türü belirlenir. Meslek lisesi mezunu olup olmadığına bakılmaksızın, adayların bu programlara yerleştirilmesinde bu iki türden puanlarının büyük olanı esas alınır'' kararı, genellikle ön lisans programlarına nasıl yerleştirme yapılacağını hükme bağlıyor.

Ön lisans programlarına, mevcut uygulamaya göre SAY-1, SÖZ-1, EA-1 gibi puan türleriyle giriliyor. Yeni sistemde de bu tür programlara YGS puanıyla girilebilecek ancak eğer aday LYS'ye de girmişse ve bu sınavdaki puanı yüksekse adayın yüksek olan puanıyla o programa girmesine imkan verilecek. Bu programlara sadece meslek lisesi mezunları değil genel lise mezunlarının da girebilmesine imkan sağlanacak. Bundan dolayı YGS'nin yanı sıra LYS puanlarının da ön lisans programlarına girerken geçerli olması kararı alındı.

Bu uygulama bugün de benzer şekilde yapılıyor. Mevcut durumda genel lise mezunları meslek lisesi mezunlarının sınavsız geçiş yöntemiyle girdikleri ön lisans programlarına, ÖSS'de SAY-1, SÖZ-1 ve EA-1 puan türlerinde aldıkları puanlara göre girebiliyorlar.

YÖK Genel Kurul üyelerinden Prof. Dr. Fikret Şenses kararın bütününe karşı oy kullandı. Üyelerden Prof. Dr. Atilla Eriş, Prof. Dr. Ali Ekrem Özkul ve Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu da katsayıların 0.15'le çarpılmasına karşı oy kullandı.

YÖK Genel Kurul toplantısının ardından şu yazılı açıklama yapıldı:

* Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ile Lisans Yerleştirme Sınavı'ndaki (LYS) ağırlıklı puanların her biri, kendi içinde 100-500 arasındaki puanlara dönüştürülecek
* Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı (AOBP) en büyüğü 500, en küçüğü 100 olacak şekilde hesaplanacak
* Yerleştirme puanları hesaplanırken AOBP 0.15 katsayısı ile çarpılacak
* Adaylardan öğretmen lisesi veya meslek lisesi mezunu olanlar kendi alanlarındaki programları tercih etmeleri halinde AOBP'leri 0.06 ek katsayısı ile çarpılacak ve bulunan değer, 0.15 katsayısı ile hesaplanan puana eklenecek
* Meslek lisesi mezunu adayların ek puanla girebildikleri kendi alanlarındaki her program için bir LYS puan türünün yası sıra bir de YGS puan türü belirlenecek. Meslek lisesi mezunu olup olmadığına bakılmaksızın, adayların bu programlara yerleştirilmesinde her iki türden puanlarının büyük olanı esas alınacak.

YÖK ÜYESİ ŞENSES: DÜZENLEME İKTİDAR PARTİSİ İÇİN

YÖK üyesi Prof. Dr. Fikret Şenses, yeni üniversite giriş sistemiyle ilgili yazılı bir açıklama yaptı.

YÖK'ün aldığı karara katılmadığını vurgulayan Prof. Şenses, karşı oy kullanmasının gerekçelerini açıkladı.

Farklı katsayı kararı uygulamasının asıl amacının haksızlıkları giderme görüntüsü altında yükseköğretimi iktidar partisinin amaçları doğrultusunda biçimlendirmeye yönelik olduğunu belirten Şenses, şu ifadeleri kullandı:''Son dönemde gerekli altyapı ve kaynak sağlanmadan çok sayıda yeni üniversite açılması, mevcut yasal çerçeve dikkate alınmaksızın üniversitelerimizde türban yasağının kaldırılması, üniversite kontenjanlarının hızla artırılması, ilahiyat fakültesi kontenjanlarının birden ve çok yüksek oranda artırılmış olması ve en son olarak da katsayı konusuyla gündem işgal edilmek istenmektedir.

Bu durum, iktidar partisinin amaçlarıyla, YÖK'ün amaçları arasındaki örtüşme derecesini açıkça ortaya koymaktadır. Mevcut farklı katsayı uygulamasının bütün meslek lisesi öğrencilerini ilgilendirmesine karşın konunun sadece imam hatip liseleri üzerinde odaklandırılmış olması bu kuşkuları daha da artırmaktadır.''Karar alınırken farklı katsayı uygulamasının gerekçelerinin gündeme getirilmediğini vurgulayan Şenses, meslek yüksekokulları dahil olmak üzere mesleki eğitimin çekiciliğinin artırılması ve imam hatip liselerinin toplumun ihtiyaçlarının çok üstünde mezun verdikleri hususlarının yanında toplumun önemli bir kesiminin bu konudaki duyarlılıklarının göz ardı edildiğini savundu.

YÖK üyesi Şenses, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:''Diğer meslek liselerindeki öğrencilerimiz gibi imim hatip liselerinde okuyan öğrencilerimiz genelde toplumumuzun görece düşük gelirli ailelerine mensuptur. Bu kesimin temel sorunu asla katsayı eşitsizliği değil, görece düşük gelirden kaynaklanan ve eğitimin önceki aşamalarında başlayan fırsat eşitsizliğidir. YÖK'e bugün hakim olan zihniyet fırsat eşitsizliğinin giderilmesi konusunda son derece duyarsızdır.

Son 18 ayda çok sayıda vakıf üniversitesi açılarak Yükseköğretim adım adım paralı hale getirilmektedir. Yabancı sermayenin yükseköğretim sistemimize artan ilgisinin katkısıyla yakın bir gelecekte geçmiştekine benzer bir özel yükseköğretim furyasının yaşanması ciddi bir olasılıktır. Bu durum giriş sınavında düşük puan almış olsa da varlıklı ailelerin çocuklarına yükseköğretim hakkı verilmesi, eğitim sürecinin daha ilk aşamalarında başlayan fırsat eşitsizliğinin bizzat YÖK kararıyla daha da artması anlamına gelmektedir.''

PROF. EŞME: DEĞİŞİKLİK İMAM HATİPLER İÇİN YAPILDI

Eski YÖK üyesi Prof. Dr. İsa Eşme, NTV yayınında yeni düzenlemenin imam hatip liselerinin önünü açtığını söyledi.
Prof. Eşme şu açıklamayı yaptı:"Yarar sağlamayacağı fikrindeyim hala. Teknik liselerle imam hatip liselerini ilgilendirir. Teknik liseler yüzde 3 civarında. Diğer meslek liselerinin ÖSS sonuçları ortada, yarar sağlamayacaktır. Tam tersine yüksek lisans programları ümidiyle dershanelere rağbet artacaktır. Ortaöğretim-imam hatip lisesi diye çift kutuplu eğitime dönüşebilir. Bundan kaygı duyuyorum.
Liseler artık branşlaşma yerine ilköğretimin devamı durumuna indirgenecektir. En büyük zararın eğitim birliği bakımından zararlı olacağı inancını taşıyorum ve bundan kaygılıyım."

GÜLTEKİN: İMAM HATİPLİLER BU YIL TERCİH YAPMAYACAK

Eğitim Uzmanı ve NTV programcısı Sadık Gültekin ise katsayı kararının yansımalarıyla ilgili bir başka noktaya dikkat çekti:"Tercihler bugün başlıyor, 3 Ağustosta bitecek. İmam hatip lisesi öğrencileri, 'o zaman ben bu sene tercih yapmayayım' diyerek tercihini seneye erteleyecektir. O zaman üniversiteler boş kalacaktır, çok büyük bir hata yapılmıştır. Herkes tercihini önümüzdeki seneye erteleyecek. Eminim ki iki ya da üç ek yerleştirme yapılacaktır. Bu biraz da duygu sömürüsüdür, meslek lisesindeki eğitimle ÖSS'yi başarabilmesi umut tacirliğinden başka şey değildir. Ek katsayı bile verseniz bu çocuğun eğitimi buna uygun değildir."

ODTÜ Eski Rektörü Ural Akbulut kararın siyasi olduğu değerlendirmesinde bulunurken şunları söyledi:"Üzüntüyle karşıladım. Siyasi karar olarak değerlendiriyorum. Bunun bilimsel biçimde çözülmesi gerekir. Meslek liselerinin kendi alanlarının önünün açılması gerekirdi. Bu karar bir gerginliğe yol açacaktır. Yüksek öğretim sistemi önemli bir yara almıştır."


www.ntvmsnbc.com